IQ Testlerinin Kanlı Geçmişi

 

IQ testi 1905 yılında iki psikolog olan Alfred Binet ve Theodore Simon tarafından icat olmuştur. Aslında amaçları zekayı değil genel olarak kavrama , hafıza, uzaysal geometrik cisimleri algılama gibi becerileri ölçmekmiş ancak sonrasında bu becerilerin ölçümünü skorlayıp bütün yaşlardan insanları test etmişler. İnsanların büyük çoğunluğu benzer bir skor yapınca bu testi daha doğru hale getirmek için her skoru çözen kişinin yaşıtlarıyla kıyaslayıp ortlama skor olan 100' le çarparak nihai bir puan elde etmişler. IQ testlerinin zekayı ölçüp ölçmediği 120 yıldır tartışmalı bir konu olsa da bundan yaklaşık 60 yıl öncesine kadar hem siyasi hem bilimsel olaylarda ayırt edici olarak kullanılmış. 

IQ testinin yaygınlaşmasıyla Amerika' da bazı eyaletler sadece belli IQ puanın üstündeki insanlara oy hakkı verilmesi hakkında bir kanun çıkarmışlar. Sonrasında da "Eugenic" (insan ırkını iyileştiren anlamında) kavramı ortayı çıkmış. Aslında ilk Platonun bulduğu Eugenic/öjenik kavramı insanoğlunun ıslah edilmesi temeline dayanıyor. Nasıl sağlıklı havanları çiftleştirip arttırıyor , hasta hayvanları köşeye bırakıyorsak aynı işlemi insanlara da uygulayarak en iyi insan ırkını yaratabileceğimiz yönünde bir fikir. Amerika bu fikri çok sevmiş ve El çizgileri , görme keskinliği gibi dayanaksız kriterlere bakarak düşük zekalı olduğunu iddia ettiği - nedense hepsi de siyahi olan(!) - 64 000 kişiyi zorla kısırlaştırmış. 

Nazi Almanyası' nı hepimiz duymuş ya da filmlerde görmüşüzdür. Nazi partisi lideri Adolf Hitler komutanlarına IQ puanı ortalamadan düşük bütün çocukları katletmesi emrini vermiş , binlerce çocuk bu testin ve korkunç politikacıların kurbanı olmuş. Tabi bu katliam sadece IQ puanına göre yapılmamış, sakat, özürlü , cüce hatta sağlığını hiç etkilemeyen mutasyonlara sahip insanlar bile Naziler tarafından katledilenler arasındaymış.  Almanların 60 yıl önce yaptıkları öjenik ideolojisinin en uç örneği olabilir. Blogumuz sağlık ve tıp temalı olduğundan bu konulara çok girmiyorum.

İşin bilim dünyasındaki gelişmelerine dönersek IQ test skorları her jenerasyon artarak devam etmiş. Ancak bu artış eski nesillerden daha zeki olduğumuz için değil onlardan daha iyi şartlarda (gelişmiş sağlık hizmetleri, barınaklar, yiyeceğe ulaşım vs.) yaşadığımız ve beynimizi çok daha geliştirebileceğimiz eğitimlerden geçtiğimizden kaynaklanıyor. Bir çok yerde IQ testleri şizofreni depresyon gibi ruhsal hastalıkların tanısında kullanılmış ama tabi artık daha gelişmiş ve kesin yöntemlerle tanı koyuyoruz. IQ testleri şuan hayatımızda eğlencesine çözüp arkadaşlarla dalga geçtiğimiz testler neyseki .

Son olarak , neredeyse her yazımda beynin plastisitesinden yani değişebiliceğinden bahsediyorum Ne kadar beyninizi zorlar , sağlıklı yaşar ve kendinizi eğitirseniz o kadar zeki olursunuz. Özellikle öğrenci arkadaşlarım dersleri anlamadığı zaman kendilerini aptalmış gibi hissediyor olabilir ya da yaşlanmış büyüklerim eskisi kadar keskin zekalı olmadıklarından yakınıyor olabilirler. Bunlar doğal ama değiştirilebilir ,  her şey sizin çabanıza ve pes etmemenize bağlı. Sağlıkla kalın.